Bütçe Açığı
Bütçe açığının süreklilik arz etmesi ve büyük bir meblaa ulaşması ekonomik durumun kötüye gittiğinin en önemli göstergelerinden biridir. Ülke açısından bütçe, devlet gelirlerinden ve harcamalarından oluşur. Bu tablonun fazla vermesi elde fazla kaynakolduğunu gösterir ve yatırımlara yönlendirilir. Eksi olduğu dönemde ise, ya dışkaynaklardan borçlanılarak yada bütçe kalemlerinde kısıntılar yapılarak denge sağlanmaya çalışılır. Ülkemizde denk bütçe uygulaması hedeflenmesine rağmen gelirler ve giderler arasında önemli farklar ortaya çıkmıştır. Bu durumda denge sağlamak için alınan borçlar nedeniyle iç ve dış borç stoklarında önemli artışlar ortaya çıkmış, bir çok bütçe kalemlerinde önemli kısıtlamalara gidilmiştir.Yatırımcı açısından bütçe dengeli dikkate alınması gereken önemli bir veridir. Bütçe açığının oluştuğu dönemlerde, devlet ithalatı kısıcı, ihracatı arttırıcı tedbirler uygulamaya başlayabilir. Ayrıca gelirleri arttırabilmek amacıyla yeni vergiler koyabilir ya da vergi oranlarında artışa gidebilir. Tüm bu uygulamalarşirketlerin karlılıklarınıve dolayısıyla hisse senetlerinin fiyatlarını yakından ilgilendirmektedir.
Dış Ticaret
Makro ekonomik denge açısından bir ülkenin ithalatı ile ihracatı arasında pozitif bir farkolması beklenmektedir. Bu farka dışticaret dengesi adı verilir. Bu dengeyi oluşturan temelkalemler, ihracat, ithalat, turizm, dış borç faizi, özel gelirler (işçi dövizleri) resmi transferler şeklinde sıralanabilir. Bunun yanında uzun vadeli ve kısa vadeli sermaye hareketleri deödemeler dengesini oluşturan bir kalemdir.
Ekonomik Büyüme
Ekonomi açısından dikkate alınabilecek önemli göstergelerden birisi de ekonomik büyümedir. Ekonomik büyüme temel olarak, kısa ve uzun vadeli büyüme olarak dikkate alınabilir. Kısa Vadeli Ek Büyüme :1 veya 2 yıllık dönem içinde toplam üretim miktarındaki artış Uzun Vadeli Ek Büyüme:20 yıllık dönem içinde toplam üretim miktarındaki artış Ekonomik büyümenin temel kaynakları;emek(nüfusun yaşı, eğitim düzeyi, sayısı),sermaye(miktar artabilir), teknoloji, doğal kaynaklar’dır. Ekonomik büyüme elealınırken, ekonomik büyüme ve yaşam standardı arasındaki ilişki, yoksul ülkelerde ekonomik büyüme ve yardım esasları, gibi konularda dikkate alınmalıdır. Özellikle yoksul ülkelere yaplan yardımların; Mali yardım (nakit para) ticari yardım (Gıda yardımı) ya da teknik yardım şekillerinden hangisinin yapılacağı önem taşımaktadır. Yatırımcılar açısından büyüme oranları yatırım kararını etkileyecek göstergelerden birisidir.
Para Kavramı
Para likiditesi en yüksek olan varlıktır ve ekonomik aktivite içersinde para olarak tanımladığımız sadece dolaşımda olan kağıt ya da madeni para değildir. Bankalarda bulunan vadeli ve vadesiz tüm mevduatlar da para tanımının içinde yer almaktadır. Banka mevduatlarının para tanımı içinde yer almasının nedeni bunların likiditesinin çok yüksek olmasıdır. Her an nakit hale getirilebilirler. Banka mevduatlarına banka parası(kaydi para) da denilmektedir. Bu paranın özelliği bankaya yatırlan bir mevduatın bankacılık mekanizması içinde katlanarak çok daha büyük hacimde bir mevduat haline gelmesidir.Yani bankacılık sistemi mevduat olarak para yaratmaktadır. Buna kaydi para denilmektedir.
Bankacılık sisteminin işlemesi belli riskleri içermektedir. Çünkü bankalar ellerindeki nakit miktarından daha fazla kredi vermektedir. Buradaki varsayım bütün mevduat sahiplerinin aynı anda paralarını çekmek istemeyeceğidir. Buna göre, bankalar mevduatlarının bir bölümünü (örneğin % 20 gibi) karşılık olarak ayırdıktan sonra kalanını kredi olarak vermektedir. Kredi sisteme girip harcama yapıldıktan sonra tekrar bankacılık sistemine dönmekte ve aynı mekanizma yeniden işlemeye başlamaktadır. Fakat her seferinde yaratılan kredi miktarı azalmaktadır.
Türkiye’de para arzı tanımları aşağıdaki gibidir :
M0=Dolaşımdaki Para (Dolaşımdaki para = emisyon + madeni para – banka kasaları)
M1= Dar anlamda para arzı= Dolaşımdaki Para + Vadesiz Mevduat
M2= M1 + Vadeli MevduatM2Y= M2 + Yurtiçi yerleşiklerin DTH’ları
M3A= M2 + mevduat Bankalarındaki Resmi Mevduat
M3= M3A + TCMB’deki diğer mevduat
Yukarıda belirtilen tanımlardan M0 ve M1 dışı geniş para arzı tanımlarıır. Dahaönce belirtildği gibi bu para tanımlaıarasında en önemlilerinden birisi M2Y’dir. ÇünküM2Y’nin artması“currency substutition” ya da “döviz ikamesi” olarak adlandırdığımız bir olayı göstermektedir. Bu enflasyonun hem sonucu hem de nedenidir. Piyasadaki döviz kullanımı ve arzının artmasımerkez bankasının para arzı kontrolünün azalması demektir. Enflasyon oranıile en anlamlı
korelasyon içinde bulunan M2Y para arzıdır. M2Y’nin azalması orta ve uzun dönemde enflasyonun azalması, dolayısıyla faiz oranlarının düşmesi anlamına gelmektedir. Yatırımcılar para arzı ve talebinde meydana gelen politika değişikliklerine göre yatırım enstrümanlarını çeşitlendirmektedirler.